Roman genç
bir memurun hikayesini anlatıyor. Yazar her ne kadar sıradan bir hayatı anlatsa
da anlatımdaki sürükleyiciliği ile kitabı elinizden bırakamıyorsunuz.
"Bazen yeni bir hayata başlamak yalnızca yeni bir rüyaya geçmek demektir." diye başlıyor roman.. Bazen de yeni bir kitabı okumaya başlamak yalnızca yeni bir rüyaya geçmek demek..
Kitabı okuyanlar memur olmadıklarına şükredecekler. Ama pek çok insanın ne için bu kadar çırpındıklarını (buna bende dahilim ne yazık ki) öğrenmek adına okunması gereken bir kitap.. Ayrıca yazarın dili, akıcı üslubu ve esprili anlatımı beklentileri karşılıyor.
Altını çizdiklerim...
"Bazen yeni bir hayata başlamak yalnızca yeni bir rüyaya geçmek demektir." diye başlıyor roman.. Bazen de yeni bir kitabı okumaya başlamak yalnızca yeni bir rüyaya geçmek demek..
Kitabı okuyanlar memur olmadıklarına şükredecekler. Ama pek çok insanın ne için bu kadar çırpındıklarını (buna bende dahilim ne yazık ki) öğrenmek adına okunması gereken bir kitap.. Ayrıca yazarın dili, akıcı üslubu ve esprili anlatımı beklentileri karşılıyor.
Altını çizdiklerim...
"Beklenince
gelmeyen otobüslerin ülkesindeydi. Aranınca bulunmayan eşyaların ülkesinde,
başlarken binbir heyecanla başlayıp yarım yamalak, derme çatma, kırık dökük ve
kör topal da olsa nihayete ulaşan eylemler coğrafyasındaydı."
"Dünya bana
ogretilen bir alfabe degildi; kazara denize düşen birinin çırpınırken
gösterdiği telaşla okumaya çalıştığım bir eski kitaptı. O kitapta
"Bilgelik hiçbir şeye şaşmamaktır."diye yazıyordu."
"Tek çarem susmak! O zamanda onlara çok yüksek bir perdeden bakıyorum ki bu aralar en çok da bu korkunç kibirden uzaklaşmam lazım. İnsanları bir de benim penceremden görseniz, ne de tuhaflar.."
"Tek çarem susmak! O zamanda onlara çok yüksek bir perdeden bakıyorum ki bu aralar en çok da bu korkunç kibirden uzaklaşmam lazım. İnsanları bir de benim penceremden görseniz, ne de tuhaflar.."